Ergün: “Ambalaj, kalitede güven unsuru haline gelmeli”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün İstanbul’da düzenlenen Uluslararası İstanbul Hazır Ambalajlı Mamul Kongre ve Sergisi’nin (ICPP) açılışında yaptığı konuşmada, bu etkinlikte mevzuattan pazarlama yönetimlerine, çevreye etkilerinden geri dönüşüme kadar hazır ambalajlarla ilgili her hususun tartışılacağını söyledi.
Ambalaj sektörünün kendini gözden geçirmesi gerektiğini vurgulayan Ergün, “İç pazarda dolaşan, tüketicilerimize ulaşan ve ihraç ettiğimiz her çeşit üründe standartlar oluşturmak ve bunları yakından takip etmemiz gerekiyor. Biz Bakanlık olarak çalışmalarımızda üretimin sadece teknoloji, yüksek katma değer veya kalite kısmıyla ilişkili değiliz. Bunlar elbette çok önemli. Ama bunun emniyet, sağlık ve çevre etkilerinin ne olduğu alanlarıyla da meşgulüz. Bu çalışmalarımızda hem tüketicilerimizin haklarını korumayı hem de sanayimizin rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz. Bu nedenle hazır ambalaj konusu Bakanlığımızın üzerinde büyük bir titizlikle durduğu konuların başında geliyor” ifadelerini kullandı.
“Miktar eksikliği tespit ettiğimiz 46 ürüne para cezası kestik”
Bakan Ergün özle şeklin aynı derecede önem kazandığı bir dönemde bulunulduğuna işaret ederek, “Çok değerli ürünleriniz olabilir ama bu ürünleri nasıl takdim ettiğiniz de önemli. Çok değersiz bir ürünü çok iyi bir ambalajın içine koyarsanız insanları bir kere kandırabilirsiniz. Ben ambalaj üreticisi olsam birisinin kötü mamulünü benim ambalajımla kaplamasını istemem. Çok iyi bir üretici olsam en iyi ambalaj üreticisini seçerim. Ambalaj üreticileri ile ambalajlanacak ürün üreticilerinin bu yaklaşım içinde hareket ederek birbirlerini motive etmeleri lazım” diye konuştu.
Nihat Ergün, bilim ve teknolojide yaşanan gelişmeler ve kentleşme sürecinin etkisiyle yaşam tarzlarının, tüketim ve beslenme alışkanlıklarının değiştiğini ve hazır ambalajlı ürünlerin hayata çok daha hızlı bir şekilde girdiğini, bugün köylerde bile paket sütlerin, konserve salçaların ve hazır çorbaların kullanıldığını dile getirdi.
Hazır ambalajların, sadece mamulleri koruyan, bunların taşınmasını ve raflarda beklemesini sağlayan ürünler olarak görülmemesi gerektiğini belirten Ergün, şöyle devam etti:
“Ürünle ilgili bilgilerin ve içeriğin paylaşıldığı hazır ambalajlar, günümüzde pazarlamanın da önemli unsurları haline geldi. Hazır ambalajların piyasa denetimi ve gözetimi açısından da önemli bir rolü var. Hazır ambalaj, kalite konusunda da bir güven unsuru haline gelmeli. Ambalaj sektörü bu konuda titiz davranmalı. Biz de Bakanlık olarak bu konuları yakından takip ediyoruz. Avrupa Birliği (AB) mevzuatıyla bu konuları uyumlu hale getirdik. 5 gramdan 10 kilograma kadar ve 5 mililitreden 10 litreye kadar olan dolum miktarına sahip hazır ambalajlı ürünlerin, söylenen miktarları barındırıp barındırmadığı yönündeki denetimleri Bakanlığımız tarafından yapılmaktadır.
Piyasada dolaşan ürünlerin eksik ölçümüne asla müsaade edemeyiz. Hem tüketicinin aldatılmasına hem de üreticiye güven duyulmasına zarar verecek unsurlara müsaade edemeyiz. Bu nedenle piyasa gözetim ve denetimine önem veriyoruz. Taşra teşkilatımız her ay düzenli denetimler yapıyor. Hazır ambalajlanmış gıda ve gıda dışı ürünlere yönelik bu yıl 2 bin 763 ürünü denetledik ve aykırı bulduğumuz 379 ürün hakkında gerekli yasal işlem yaptık. Miktar eksikliği tespit ettiğimiz 46 ürüne para cezası kestik. Geri kalan 333 ürünü de etiket bilgilerindeki eksiklilerini gidermeleri için uyardık.”
“Türkiye Gıda Sanayi Strateji Belgesi ve Eylem Planı çalışmalarına başladık”
Ambalaj mamullerinin Ar-Ge yoluyla geliştirilmesi, ambalaj atıklarının yönetilmesi ve bu ürünlerin toplum sağlığına uygun hazırlanması konularının da önem taşıdığına değinen Ergün, bu konularla ilgili inovasyon yapmak, Ar-Ge projeleri geliştirmek isteyenlere Bakanlık, KOSGEB ve TÜBİTAK desteklerinden yararlanmaları çağrısında bulundu.
Hazır ambalaj konusunda yapılacak çalışmaların ihracat hedeflerine ulaşma açısından da önem taşıdığını belirten Ergün, hazır ambalajların kullanıldığı sektörlerde ihracatı artırmak için giriş yapılan pazarın ihtiyaçlarına uygun ambalaj seçiminin önemli olduğunu ve bu pazarlarda bu konuyla ilgili araştırmalar yapmak gerektiğini söyledi.
Bakan Ergün, bu konuda mevzuatta bazı değişiklikler yaptıklarını ve ihracat yapan firmalara sağladıkları kolaylıkla, ürünün gönderileceği ülkenin ticari teamüllerine veya o ülkede geçerli ulusal düzenlemelere uygun bazı bilgilerin ambalajlar üzerine yazılmasına imkan tanıdıklarını dile getirdi.
Birçok gelişmiş batılı ülkede ambalaj tasarımının ayrı bir iş kolu olduğuna işaret eden Ergün, Türkiye’de son yıllarda ambalaj tasarımında ihtisaslaşan firma sayısında artış olsa da bu konuda bir açık bulunduğunu ve ambalaj tasarımı konusunda yeni girişimcilere ihtiyaç olduğunu ifade etti.
Hazır ambalaj kullanımına en fazla ihtiyaç duyan sektörün gıda sektörü olduğunu belirten Ergün, “Biz de bu sektörü güçlendirmek için Türkiye Gıda Sanayi Strateji Belgesi ve Eylem Planı çalışmalarına başladık. Bu strateji belgesindeki önemli başlıklardan biri de hazır ambalaj konusu olacaktır. Bu kongrede yapılacak tartışmalar hem bizim strateji belgemize hem de hazır ambalaj konusundaki politikalarımıza yansıyacaktır. Türkiye’de üreticilerimizin ve tüketicilerimizin bu önemli konuda daha fazla bilinç sahibi olmalarıyla hazır ambalaj alanında dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olacağımıza inanıyorum” diye konuştu.
